Güney'in Antik Kenti Patara

Patara; Kaş'ın batısında, Kalkan bucağında bulunan antik kent.
Kaş'ın batısında, Eşen Çayı'nın getirdiği alüvyonlarla dolunca, bugünkü bataklık görünümünü aldı. Patara'nın Lykia kökenli bir yerleşme olduğu, sikkeler üzerindeki Patara biçimindeki yazımından da anlaşılmaktadır. Antik dünyada, kent, yalnızca kışın yerine getirdiği Apollon bilicilik işleviyle biliniyordu.

Büyük İskender'in ölümünden sonra Ptolemaioslar'ın denetiminde varlığını sürdüren yerleşme, daha sonra Seleukoslar'ın ve Apameia Barışı'yla birlikte Rodos'un egemenliğine girdi. Mithridates Savaşları sırasında Lykia Birliği'nin lideriydi. Roma İmparatorluk döneminde özel bir statüsü olduğu antik kaynaklardan anlaşılmaktadır. MS 4. ve 5. yy'larda Hıristiyanlığın yayılmasında önemli rol oynadı. Noel Baba'nın ya da St. Nicholas'm doğum yeridir.

PataraTarihsel belgeler 12. yy'da Patara'nm kutsal bir yer olarak ziyaret edildiğini ortaya koyar. Limanı çeviren surlardan çok az bir bölümünün kalıntıları görülebilir. Kenti koruyan surların doğudaki girişi, en iyi korunmuş kısmıdır. Girişin hemen batısındaki tepede, Klasik dönem keramikleri ve Apollon başı bulundu. Apollon Tapınağı'nın da burada olduğu düşünülmektedir. Tepenin güneyinde tonoz örtülü odalar, büyük ihtimalle bir hamam kompleksinin bölümleridir. Daha güneydeki bazilikadan çok az kalıntı vardır.

Bazilikanın batısındaki Korint düzenli tapmak (MS 2. yy), zengin bezemeli cella kapısıyla dikkati çeker. İmparator Vespasianus döneminde (MS 69-79) yapılan hamamlar, 105x48 metrelik bir alana yayılmıştı. Kentin güneyindeki tepenin kuzeydoğusundaki tiyatro, büyük ölçüde kumların altındadır. Tiyatronun yaslandığı tepenin akropolis olduğu sanılıyor. Burada çeşitli yapıların kalıntıları görülebilir. Tepenin yanında, derinliği ve çapı 10 m olan bir çukur vardır. Çukurun içinde, merkezde dörtgen bir sütun yer alır. Bu çukurun Apollon kehanetiyle ilgili olduğu ileri sürülse de büyük olasılıkla bir sarnıçtır. Sarnıcın batısında deniz fenerinin kalıntıları yer alır. Limanın batısında yer alan, ön yüzündeki Latince yazıtla tanımlanabilen Hadrian Silosu, 67x19 m boyutlarındadır.

Silo, her biri bir kapıyla dışarıya açılan sekiz odaya bölünmüştür. Silonun batısında, Vespasianus hamamlarının güneyindeki iki alanın agora olduğu sanılıyor. Silonun kuzeyinde ise bir tapmak mezar vardır. Su kemerlerinin kalıntıları, kentin doğu ve batısında görülebilir. Nekropolde ise lahit tipi mezarlar çoğunluktadır.

Çevrede gezilecek yerler
Xantos, Letoon, Sdyma, Pınara, Tlos ve Telmessos, gün içinde gidip gezebileceğiniz antik kentlerden bazıları. Doğa harikası Fethiye Saklıkent kanyonu ile Ölüdeniz'i de turunuza katabilirsiniz. Çok yakın bir başka yer ise, Kalkan (Kaputaş) ve Mavi Mağara.

Kum tepelerde at safarisi
Patara'da İlhan Çırpan'a ait at gezileri düzenleyen "Sultan Han" isimli bir çiftlik yer alıyor. Çiftlikte, geçen yıl eğitilmeye başlanan 10 adet Hafringer cinsi at bulunuyor. Alman harbinde top arabası çekmekte kullanılan bu atlar, günde 60-70 kilometre yol yürüyüşü yapabiliyor. Avusturyalı annelerinden Karacabey harasında üretilen taylar, Patara'nın dağ yollarına ve kum tepelerine kolayca uyum sağlamışlar. Rüzgar, Nazlı, Arzu, Babür gibi isimler taşıyan atların saati, 20 Mark. At gezileri, sabah serinliğinde ve akşam saatlerinde yapılıyor. Rehber eşliğinde 8 atla yapılan bu geziler, sabah 06:00-07:00 saatleri arasında başlıyor. Yemi yedirilen, suyu içirilen, temizlenen ve yeleleri taranan uysal atlar, konukların arzusuna göre yön çiziyorlar.Çok değerli özel yapım Amerikan kovboy eyerlerinin üzerinde yapılan bu gezilerde; birinci adım kanal boyu, ikinci adım yeşillik vadi, üçüncü adım ise kum tepeler ve deniz. Yol boyunca orman, vadi ve antik kentlerden geçiliyor. Daha önce hiç ata binmemiş olsanız bile, çiftlikte verilen bilgiler doğrultusunda ve 3-4 turluk denemelerde 10 dakikada at binicisi olabiliyorsunuz.
Rezervasyon: (0242) 843 51 60


Konular