L

Lahit
(ing: sarcophagus, fra: sarcophage, alm: Sarkophag)
Taş veya mermerden oyma mezar.

Lale şeklinde kadeh
(ing: tulip styled glass, fra: flûte à champagne, alm: tulpenförmiges Glas)
Genellikle şarap ve şampanya içmek için kullanılan lale şeklindeki kadeh.

Lanay
(ing: lanai, fra: lanai, alm: Gartenbalkon)
Bahçeye bakan odanın balkonu veya verandası.

Last minute booking agent
Tura çok az zaman kala tur rezervasyonu yapan seyahat acentası

Lavabo
(ing: washbasin, fra: lavabo alm: Waschbecken)
El ve yüz yıkama yeri.

Lawson Şeması
Lawson's Charte
Turizm sektöründe özellikle konnaklama tesislerinde çeşitli fonksiyonlara ayrılan yer ilişkilerinin analiz edilmesini sağlayan ve Fred Lawson tarafından geliştirilmiş bir şemadır.

L.C.V.
(ing: R.S.V.P., fra: RSVP, alm: u.A.w.g.)
Davetiyelerde, davet edilen tarafın katılıp katılmayacağını bildirmesi için eklenen, 'Lütfen Cevap Veriniz' anlamındaki istem notu.

LDC Uzak mesafe otobüsü
Long distance coach

LDC with Acc
Klimalı uzak mesafe otobüsü
Long distance coach with air-condition

Lejyoner hastalığı
(ing: lejyonellozis, legioner disease, fra: légionellose, alm: Legionärskrankheit)
Binaların havalandırma ve ısıtma sistemlerinde üreyen legionelia pneumophilia isimli bakterinin sebep olduğu pnömoni ile birlikte seyreden hastalık.

Lido
(ing: lido, fra: lido, alm: Lido)
Halka açık yüzme havuzu ve çevresindeki alan.

Liman
(ing: harbour, fra: port, alm: Hafen)
Gemilerin barındığı, yük ve yolcu indirip bindirdiği, doğal ve yapay korunmuş durgun sularda özel tesislerle donatılmış yer.

Liman ücreti
(ing: port charge, fra: droit de port, alm: Hafengebühren)
Liman idaresi tarafından liman tesislerinin bakımı, onarımı ve temizliği için yolculardan alınan para.

Liman turu
Shore excursion
Kruvaziyer gemileriyle yapılan yolculuklarda uğranılan limanların çevresinde yapılan günübirlik turlar.

Liman turu düzenleyen acenta
Shore excursion agent
Liman çevrelerinde yapılan turları dğzenleyen acenta.

Limuzin
ing: limousine, fra: limousine alm: Limousine, f
Genellikle özel törenlerde veya lüks servisin gerektirdiği hallerde, şoförü ile birlikte kiralanabilen ya da sahip olunan konforlu otomobil türü.

Lisans
(ing: license, fra: licence, alm: Lizenz)
Yasa tarafından kısıtlanmış veya düzenlenmiş bir işin yapılması veya bir girişimde bulunulabilmesi için kamu otoritesince verilen ve devredilemeyen izin yetkisi veya ruhsatı.

Lobi
(ing: lobby, fra: lobby, alm: Hotelhalle)
Müşteri veya konuk kabul salonu.

Lobicilik
(ing: lobbying, fra: intrigue de corridor, alm: Lobbying)
Bazı ortak çıkarları olan grup temsilcilerinin belirli kişi veya kurumlar nezdinde girişimlerde bulunması.

Loca
(ing: lodge, fra: loge, alm: Loge)
Sinema ve tiyatro gibi eğlence yerlerinde, parlamento salonlarında ayrılan özel bölümler.

Logo
(ing: logo, fra: logo, alm: Logo)
Tanıtıcı simge.

Lokanta
(ing: restaurant, fra: restaurant, alm: Restaurant)
Tabldot, alakart veya özel yemek ve bu yemeklere uygun servisler ile yeme-içme ihtiyaçlarını karşılayan işletme.

Lokantacı
(ing: restaurateur, fra: restaurateur, alm: Restaurantbesitzer)
Lokantanın sahibi veya yöneticisi.

Lüks
(ing: luxury, fra: luxe, alm: Luxus)
Harcamada, giyimde, yaşantıda gereklilik sınırlarını aşan, aşırıya gitme, gösteriş.

Lüks kabin
(ing: luxury cabin, fra: cabine luxe, alm: Luxuskabine)
Özellikle yolcu vapurlarında donanımı gösterişli bölüm.

Lüks mal
(ing: luxury goods, fra: article de luxe, alm: Luxusware) Zorunlu ihtiyaçları karşılayıcı nitelik sınırının üzerinde olan mal.

Lüks turizm
(İng: luxury tourism, fra: tourisme de luxe, alm: Luxustourismus)
Gelir düzeyleri çok yüksek olan kişilerin katıldığı ve lüks tüketime yönelik turizm türü.

Loading card
Kruvaziyer yolculuğunda gemilerin uğradıkları limanlarda yolcuların karaya çıkabilmesi için verilen, pasaport yerine geçen kart.


Konular