Bartın'ın tarihi yerleri

Romalılar devrinde Bartın Çayına Parthenius deniliyordu. Çayın kıyısında kurulan şehre ise Parthenia adı verildi. Bu isim zamanla Bartın’a dönüşmüştür.

Tarihi

OSMANLI DÖNEMİNDE BARTIN

1402 yılında yapılan Ankara savaşı sonunda bir ara İsfendiyaroğlu Beyliği’nin eline geçen kent 1461 yılında tekrar Osmanlı Devleti egemenliğine girmiştir.

1460 yılına gelindiğinde, Bartın ve Çevresi; Osmanlı İmparatorluğu sınırları içinde, Amasra ise Ceneviz Kolonisi idi.Anadolu’da Türk birliğini sağlamak Cenevizlilerin elinde bulunan Karadeniz ticaretini ve denizyolunu ülkesine kazandırmak amacıyla Kuzey Anadolu Seferine hazırlanan Fatih Sultan Mehmet Han, ilk hedef olarak Amasra, Kastamonu ve Sinop’ seçti.

1460 yılında, Fatih Sultan Mehmet Üsküdar’dan avlanmak bahanesiyle yola çıkarken,Mehmet Paşa Komutasındaki Osmanlı Donanması da denizden hareket etti.Fatih Bolu’ya geldiğinde Kastamonu ve Sinop yörelerine hakim olan ve Candaroğulları Beyliği’nin devamı sayılan İsfendiyaroğulları’nın Beyi İsmail Bey, padişaha kıymetli eşyalar göndererek bağlılığını bildirdi.Yoluna devam eden Fatih Ekim ayında Bartın’a gelip ordugahını bugünkü Orduyeri’ne kurdu.Donanmayla haberleşme sağlayan haberciler, Donanmanın Amasra açıklarında göründüğünü bildirdiklerinde , Amasra üzerine yürüyen Fatih, Ceneviz Senyoru’ndan kan dökülmemeden Amasra’yı teslim aldı.

Bartın,Osmanlı döneminin 1460-1692 yılları arasında Anadolu Beylerbeyliği’ne bağlı Bolu Sancağı sınırları içinde yer aldı.Bolu Sancağının kaldırılmasıyla 1692-1811 yılları arasında Voyvodalıkla yönetilen Bartın, 1811 yılında da Kastamonu Vilayetine bağlı olarak yeniden kurulan Bolu Sancağına bağlandı.

Bu dönemde ticari potansiyeliyle bölgenin Pazar yeri olan ve Oniki Divan adını alan Bartın, 1867 yılında ilçe oldu. 1867 yılında da Belediye Teşkilatı kuruldu.

CUMHURİYET DÖNEMİNDE BARTIN

1920 yılında Zonguldak Mutasarrıflığına bağlanan Bartın’ın 1924 yılında Zonguldak’ın il olmasıyla birlikte bu ilin ilçesi haline gelmiştir.07 Eylül 1991 tarihinde de 28.08.1991 tarih ve 3760 sayılı yasayla il statüsüne kavuşmuştur.

Bartın iline bağlı ilçelerden Osmanlı döneminde ilçe iken Cumhuriyetle birlikte bucak statüsüne düşürülen Amasra; 1987 yılında yeniden, Ulus;1944 yılında, Kurucaşile; 1957 yılında ilçe olmuştur.

Bartın’ın halen Merkez, Amasra, Ulus ve Kurucaşile olmak üzere 4 ilçesi, Arıt Kozcağız, Kumluca ve Abdipaşa beldeleriyle birlikte 266 köyü vardır.

Coğrafik yapı

İl toprakları yüksekliği 2000 metre civarında olan dağlarla kaplıdır. Dağlar çok yüksek olmamasına rağmen Bartın Çayı ve kolları tarafından arazi derin şekilde parçalandığından çok engebeli bir görünüm almıştır. Bartın Çayının genişlediği alanlarda küçük çapta ova görünümünde düzlükler vardır.

İklim ve Bitki Örtüsü

Pek sert olmayan iklimi genelde nemlidir. Bütün mevsimler yağışlı geçer. Yağışların çok olması, orman alanlarının geniş yer tutmasına sebep olmuştur. Yayvan ve iğne yapraklı ormanlardan meydana gelen tabii bitki örtüsünde ormanaltı bitkileri de gürdür.

İlin ekonomisi tarım, sanayi ve ticarete dayalıdır. Tahıllardan en çok buğday, mısır, meyvelerden ise çilek yetiştirilir. Büyük baş hayvan yetiştiriciliği ve yumurta üretimi de önemli gelir kaynakları arasında yer alır. Gemi yapımcılığı en önemli sanayi koludur. Buna bağlı olarak ip, halat ve makara yapımı gibi sanat kolları da gelişmiştir. Kontrplak, kereste, kiremit, çimento, kağıt sanayii gibi oldukça çeşitli sanayi kolları şehirde ticaretin gelişmesini sağlamıştır.

Tarihi Eserler

Bartın’da günümüze gelebilen eserler, Amasra’daki Roma dönemi tiyatrosunun cavea ve skenesi yıkılmış, giriş kapısına ait kalıntılar, Roma dönemine ait nekropol, bouleuterion’un duvar kalıntıları, akropol surlarına ait bazı duvar parçaları, Roma dönemine ait yer altı galerileri, Roma dönemi çarşısından bölümler, Roma dönemine ait rıhtım ve dalgakıran, Büyüktepe’deki inziva mağarası, Tavşan Adası’nda Bizans dönemine ait kilise kalıntıları, Tekkeönü Köyü’ndeki kaleye ait kalıntılar, Bizans dönemine ait Amasra Kalesi, Merkez ilçe sınırları içindeki Güzelcehisar Şarköy ve Fırınlı Köylerinde, Ceneviz Kale kalıntıları; Osmanlı döneminden kalma Fatih Camisi, İçkale Mescidi, Halil Bey Camisi (Yukarı Cami) (1872), İbrahimpaşa Camisi (Orta Cami), Şadırvan Camisi (Aşağı Cami) (1903-1905), Şimşirli Baba Camisi Hz.Peygamber’in sancaktarı Ebu Derda Hazretlerine ait olduğu söylenen Ebu Derda Türbesi, Aya Nikola Kilisesi (1319), Amasra Küçüktepe Martryumu bulunmaktadır. Ayrıca Taşhan (1832-1835), Dervişoğlu Hanı (1897), Osmanlı hamam kalıntıları, Şehir Hamamı (1447), Kemer Köprü (1872), Orduyeri (Kışla) Köprüsü (1887), Bizans döneminden kalma Kemere Köprü, Roma dönemine ait Kemerdere Köprüsü ve Osmanlı sivil mimarisine ait ev ve konak örnekleri bulunmaktadır.


Konular