Ege Rüzgârı
Kos, Nissiros, Patmos, Kalimos
Dar sokaklarını özenle korunmuş eski evlerin süslediği Kos'ta üslenip, günübirlik turlarla çevre adaları keşfe çıkmak... Yelkenini Ege rüzgârıyla doldurmak isteyenlere... Her an lav pürkürmeye hazır volkanıyla Nissiros... Hâlâ kullanılıyormuşçasına bakımlı yel değirmenleriyle Patmos... Sünger avcılığı ve dalış tutkunlarının yurdu Kalimnos...
Kos limanı yaz aylarında Ege'nin en kalabalık limanlarından biri oluyor. Şovalyeler Kalesi'nden bakıldığında limandaki tekne kalabalığı daha iyi anlaşılıyor. Kos, Ege'nin en sulak ve yeşil adalarından. Evleri çoğunlukla iki katlı ve bahçeli. Yüksek beton yığını anlayışı buraya uğramamış. Her taraf alabildiğine yeşil. Evlerin birçoğu sardunyalar arasında kaybolmuş. Eski yapılar özenle korunmuş. Dönüp karşı kıyıya, ülkeme bakıyorum... Adanın hemen karşısında, Bodrum'un eğreti beton yığınlarını çıplak gözle bile seçiliyor.
Adada küçük bir düzlüğe kurulmuş olan köy, tepeden bakıldığında daracık sokaklarıyla labirenti andırıyor. Kos'un doğu plajlarında uzananların deniz manzaraları Türkiye kıyılarıdır.
Kos'un öyküsü de her Yunan adasında olduğu gibi Olimpos'un Tanrıları ile ilişkili. Polybotes denilen canavar, Deniz Tanrısı Poseidon tarafından kovalanırken Kos'a sığınır. Buna sinirlenen Poseidon, Kos Adası'ndan bir parça kopartarak canavara vurur. Kos'un komşu adası Nissiros böylece oluşur.
Ara sokaklardan birinden, kocaman bir meydana çıkıyoruz... Ansızın! Arnavutkaldırımı eski meydan, Osmanlı izleri taşıyor hâlâ. Meydanda Cezayirli Gazi Hasan Paşa tarafından 1786'da yaptırılan cami, dimdik ayakta. Ada 1532'de Osmanlıların, 1912'de İtalya'nın yönetimine girdi. Yunanistan'a geçtiği tarih ise 1948. Caminin hemen yanında korumaya alınmış "Hipokrat Ağacı" duruyor. Kos'un bu kadar ünlü olmasında modern tıbbın babası sayılan Hipokrat'ın büyük payı var. Günün erken saatleri olmasına rağmen sokak ressamları, süs eşyası satanlar mesaiye başlamışlar bile. Ortam o kadar bizden ki, dil farkı olmasa ülkemde sanacağım kendimi.
Bu konukseverlikle karşılandığımız otele yerleşmeden önce, elimizde çantalarla kala kalmıştık Kos Limanı'nda. Hafif bir rüzgâr yalıyordu suratımı. Ürperiyorum. Solumuzda Şövalyeler Kalesi, sağımızda deniz, şehir merkezine doğru ilerlemeye başlamıştık. Cadde ve sokaklar tertemiz. Tekrar limandayız işte... Şövalyeler Kalesi'nin daveti dayanılır gibi değil. Bir köprüden geçerek dalıyoruz içeriye. Hava, sıcaklığını iyice hissettirmeye başladı. Girişin hemen yanındaki çeşmenin suyuyla serinliyoruz. St. John yönetimindeki şövalyelerin, Kos'u 1314 yılında almasından sonra adanın dört bir yanına irili ufaklı kaleler inşa edilmiş. En ünlüleri de limandaki bu kale, olduğu gibi ayakta. Sarnıçlar, mahzenler sanki o günün kokusunu yayıyor. Surların üstüne çıkıldığında ise tüm Kos Limanı ayaklar altında. Limanda demirlemiş yatlar arasında Türk bandıralı birkaçı gözüme çarpıyor hemen. Yanaşan gemiler sürekli turist indiriyor.
Sıcak artık etkisini iyice göstermeye başlayınca kaleden bakmak yetmiyor, sahile atıyoruz kendimizi. Birer şezlong kiralayarak Ege'nin serin sularına dalmanın tam zamanı. Sahil çok kalabalık ama kimse kimseyi rahatsız etmiyor. Çevremizde sürekli Türkçe konuşulmasına duyarsız kalamıyoruz tabii, tanışıyoruz hemen. Kos'ta yaklaşık 2 bin Türk yaşadığını öğreniyoruz. Restorandaki garsonun ve alışveriş yaptığımız dükkânın sahibin Türk çıkması bundanmış demek ki.
Volkanın ağzı; Nissiros.
Kos merkezli adalar keşfimizde önceliği Nissiros'a tanıdık. Poseidon'un bir silah gibi kullandığı adanın bir başka özelliği ise aktif volkanı! Sabah erkenden Stefamar isimli teknedeki yerimizi aldığımızda, rüzgâr nedeniyle yarım saatlik endişeli bir bekleyişten sonra izin çıkmasıyla ayrılabildik limandan. Liman polisinin neden bu kadar endişeli olduğunu, açık denize çıkınca anladık tabii. Ege coşmuştu birden. Koca gemi, Ege'nin dalgaları arasında bir ceviz kabuğu gibi sallanıyordu. Batarsak ne yaparız diye düşünmeye başlamıştık ki ada göründü. Önce bir tepenin eteğinde küçük bir köy... Bir şeyler zorluyor hafızamı, su yüzüne çıkmak için. Sanki bu köyü daha önce bir yerlerde görmüş gibiyim. Tekneden iner inmez apar topar bindiğimiz otobüslerle dağı tırmanmaya başladık. Yarım saat sonra aşağılarda kocaman bir kraterin ağzı gözüktü. Yaklaşık 150 metre çapında koca bir kraterin içi insan kaynıyor. Otobüsten iner inmez, biz de patikadan aşağı saldık kendimizi.
Merkeze doğru yaklaştıkça hidrojen sülfür, yani "çürük yumurta kokusu" yayılmaya başladı etrafa. Kraterin içindeki küçük deliklerden sülfür gazları fışkırıyor. Bu volkan gerçekten de aktif. Sanki Santorini'nin küçük kardeşi. Doğa ve insan burada da uyumlu yaşıyor. Artık dengeyi genellikle insan bozuyor ama bu kez dengeyi doğanın bozacağından adım gibi eminim. Bu denge bozulduğu zaman yani bu küçücük adanın üzerindeki volkan patladığı zaman bizim kıyılarımız da etkilenecek. Kraterden dışarı doğru baktığımda karşı dağlar sarımsı/yeşilimsi renklerle bezenmiş durumda. Bacalardan çıkan sülfür kristalleşerek tüm yamaçları sıvamış ve ortaya bir renk armonisi çıkmış.
Limana dönüp köyün sokaklarına daldığımızda hafızamı zorlayan fotoğraf netleşti: Burası küçük bir Anadolu köyü sanki. Tüm evlerin bakımı özenle yapılmış. Sokaklar iki kişinin yan yana geçemeyeceği kadar darlaşıyor bazen. Karşıdan gelen başı örtülü kadına Eleni Teyze de diyebilirim, Ayşe Teyze de. Kapılar, pencereler, içeriden gelen yemek kokuları o kadar tanıdık ki. Her evin bahçesinden muhteşem kokular yayılıyor. Her taraf çiçek bahçesi sanki. Otel sayısı çok kısıtlı. İnsanlar günübirlik gelip gidiyorlar sadece. Adanın tek plajının yolu bile mozaiklerle kaplanmış. Plajdaki çakıllar Ege?nin hırçın yüzünü yansıtıyor. Dalgalarla kayaların jeolojik süreç içindeki mücadelesi, tüm kıyının sanki bir heykeltıraşın elinden çıkmış gibi yusyuvarlak taşlarla kaplanmasına neden olmuş. Daha uygun bir zamanda gelip birkaç gün kalmalı Nissiros'ta. Bu dinginlik, bu sadelik ve sevimlilik başka bir yerde bulunabilir mi bilemiyorum.
Yel değirmeninin gölgesinde;
Patmos.
Bir sonraki uğrağımız Patmos. Yunan adalarında görmeye alıştığımız beyaz doku burada da hâkim. Yaklaşık yarım saat şehirde gezindikten sonra keşif ruhumuz bizi yukarı çekmeye başlıyor. Ormanın içinden yukarı doğru tırmanıyoruz. Yükseldikçe rüzgâr hafiften kendini gösteriyor ama yine de kavruluyoruz. Öte yandan tüm güzellikler de adım adım seriliyor ayaklarımızın altına. Ortaya çıkan koylar sanki özellikle şekillendirilmiş gibi. Bizans devrinden kalan ve adeta bir kale görünümündeki Saint John Manastırı'na yaklaştıkça modern kent kayboluyor ve yüzyıllardır burada olan eski Patmos köyü çıkıyor karşımıza. Yine yalın, yine sade. En ufak bir abartı yok. Sokaklar tertemiz. Evler birbirine o kadar yakın ki yürürken dikkat etmek gerekiyor. En ufak bir gürültüde bile öğlen uykusunu böldüğünüz insanların öksürüklü uyarısıyla karşılaşıyorsunuz.
En tepede birkaç yel değirmeni hâlâ sapasağlam. Öyle bakımlılar ki, hâlâ kullanılıyorlar izlenimi bırakıyorlar.
Leros ve Lipsi, ekonomisine katkı amacıyla önemli adalara gidilirken uğranılan adalar. Leros'ta ördek ve kazların, insanlarla birlikte denize girmesini ise hep anımsayacağım.
Sünger ambarı; Kalimnos.
Sünger avcılığı ve dalış tutkunlarıyla Kalimnos, konakladığımız Kos'tan günübirlik turlarla keşfettiğimiz son ada. Her türden süngeri buradan satın almak mümkün. Adanın ekonomisi neredeyse tamamen süngere dayanıyor. Sünger dükkânları adaya gelen turistlerin başlıca uğrak yeri. Adanın bir başka özelliği de kaya tırmanışına uygun parkurları.
Özenerek dolaştığımız evlerin arasında yürürken omzuma dokunan bir elle döndüm geriye. İyi giyimli, 70 yaşlarında bir amca gülerek bakıyordu. "Bir dakika" diye işaret etti. Elini cebine attı ve birkaç fotoğraf çıkardı. Sonra karşıdaki evi gösterdi.
Fotoğraflar evinin. Depremde yıkılmış bir enkaz vardı. İşaretle bu enkazdan canlı çıktığını anlattı. Aslında Ege'nin iki yakasında yaşayan halkın, Türklerin ve Yunanlıların ortak o kadar şeyi var ki. Yemekleri, eğlence tarzları, giysileri, ağlamaları, gülmeleri ve doğal afetleri.
Ve Kos'tan ayrılış vakti gelmişti. Geliş kararımız canlandı gözümde: Pire Limanı'nda dolaşırken Kos'a feribot olduğunu duymuş, o anda karar vermiştik. Yunanistan gezimizi uzatacaktık. Hemen biletleri almış, ertesi akşam yola çıkmıştık. İçinde yüzme havuzları, restoranlar bulunan feribot hareket ettiğinde "Kos"a gitmekle hata mı ediyoruz? diye sormaktan alamamıştım kendimi. Yolcuların çoğunda uyku tulumu vardı. Bu, Kos'ta ciddi bir konaklama sorunu yaşayacağımız anlamına mı geliyordu? On iki saat sürecek yolculuk başlar başlamaz matını seren girdi tulumların içine ve uyumaya başladı. Saatler ilerledikçe koltuklarda belimiz ağrımaya başlayınca tulumların neden alındığını anlamıştık.
KOS, NİSSİROS, PATMOS, KALİMOS
Ege kıyılarımıza neredeyse paralel uzanan "Dodekanesos Adaları" veya bizim bildiğimiz adıyla Oniki Adalar, Ege Denizi'nin turizm cenneti. Patmos (Batnoz), Kalimnos (Kelemez), Leros, Kos (İstanköy), Nissiros (İncirli), Astypalaia (İstanbulya), Tilos (Cilyaki), Simi (Sömbeki), Khalki, Karpathos (Kerpe), Kassos (Kaşot) ve Meis (Kastellorizon) adalarının oluşturduğu Oniki Adalar'ın en büyüğü ve ünlüsü Rodos.
Kos Adası ise turizmin ikinci büyük durağı. Bu iki ada dışında en çok ziyaretçi ağırlayan adalar, Kalimnos, Leros, Patmos ve Nissiros. Adalarda iklim Yunanistan'dan daha ılıman.
Örneğin Atina'da gece yarısı pişerken adalarda üşüyebilirsiniz. Gündüzleri çok sıcak olmasına rağmen, hafif esen rüzgârlar adalarda yaşamı çekilir hale getiriyor. 290 kilometrelik Kos'un en yüksek noktası Dhikaios Dağı (843 metre) adayı ikiye böler. Eski Yunan'daki ilk bilimsel tıp okulu burada açıldı. 1933'te depremde büyük hasar gören ada tekrar inşa edildi.
Kos'a Yunanistan veya Türkiye'den ulaşabilirsiniz.
BODRUM-KOS
Kos Bodrum'dan sadece 12 deniz mili uzaklıkta. Bodrum'dan Kos'a hydrofoil (ince uzun, Flying Dolphin de denen hızlı deniz otobüsü) ve feribot her sabah saat 09:00'da hareket edip, Kos'tan 16:30'da geri dönüyor. Yolculuk deniz otobüsüyle 20 dakika, feribotla 50 dakika sürüyor. Kos'tan Bodrum'a dönüşte (günübirlik gidişler hariç) liman vergisi olarak 10 dolar ödeniyor. Bu ücret bilete dahil değil.
Bodrum Express Line
Deniz otobüsü: Tek yön 21 euro, aynı gün gidiş dönüş 27 euro, gidiş dönüş açık bilet 32 euro.
Feribot: Tek yön 17 euro, aynı gün içinde gidiş dönüş 20 euro, gidiş dönüş açık bilet 24 euro, araç, şoför dahil tek yön 100 euro.
Bodrum 252-316 10 87
Kos 242-0 258 29
Bodrum Feribot İşletmeleri
Feribot: Tek yön 15, aynı gün gidiş dönüş 20, gidiş dönüş açık bilet 25 euro, araç için tek yön 50 euro.
Bodrum 252-316 08 82
Kos 242-0-263 88
İSTANBUL-ATİNA-KOS
Yunanistan'ı ziyaret edip Kos'a gitmek isteyenler Atina'dan uçak veya Pire Limanı'ndan deniz otobüsüyle ulaşabilir.
Olympic Havayolları her gün Atina aktarmalı Kos'a uçuyor. Bir haftalık bilet 294 + 65 dolar. Yunanistan'da en az 4 gün kalmak koşuluyla Kos'a gidiş dönüş açık bilet 338 + 80 dolar.
İstanbul 212-247 37 01
Atina 010-966 66 66
Kos 242-0-283 31
THY her gün direkt Atina'ya uçuyor. 1 aylık gidiş dönüş bileti 298 + 55 dolar.
İstanbul 212-663 63 63
Atina 1-324 60 24
Otobüs
İstanbul Atina arasında pazar hariç her gün karşılıklı otobüs seferleri yapılıyor. Bu seferler Derya Turizm, Ulusoy ve Varan Turizm tarafından dönüşümlü olarak yapılıyor. Yol yaklaşık 22 saat sürüyor, tek gidiş 90 milyon, gidiş dönüş 162 milyon, öğrenci tek gidiş 72 milyon, gidiş dönüş 129 milyon TL.
Derya Turizm 212-658 02 92
Ulusoy Turizm 212-658 30 00
Varan Turizm 212-658 02 70
Tren
Sirkeci Tren İstasyonu'ndan her gün Atina'ya tren kalkıyor. Tek yön 65 milyon 600 bin TL, 26 yaşından küçükler için bilet 53 milyon TL.
TCDD 212-527 00 50
Atina - Kos
Kos'a Atina'nın Pire Limanı'ndan feribot, gemi ve deniz otobüsü seferleri yapılıyor. Pire'den gemiyle Kos'a gidiş 24 euro. Olympic Havayolları'yla Atina Kos arası yaklaşık 90 euro.
Pire Limanı 1-422 60 00
Tarife bilgisi 143
Kos Limanı 285 07
Yunanistan Schengen vizesi uygulamasına dahil. Vize başvuruları hafta içi 09:00-12:00 arası yapılıyor.
Turistik vize İçin gerekenler: En az 6 ay geçerli pasaport, 2 fotoğraf, gidiş dönüş bileti ve otel rezervasyonu, gelir durumuna ilişkin her türlü belge (banka hesap cüzdanı, maaş bordrosu, kredi kartı, vergi levhası fotokopisi, tapu, otomobil ruhsatı gibi), işyerinden izin mektubu, öğrencilerden öğrenci belgesi. Ayrıca iş sahiplerinden ticaret odası faaliyet belgesi, vergi levhası, imza sirküleri, ticaret sicili gazetesi. Bir aylık turistik vize harç bedeli 20 milyon 800 bin TL.
Büyükelçilik: Ziyaürrahman Cad. 9/11, Ankara
312-436 88 60
İstanbul Konsolosluğu: Turnacıbaşı Sok. 32 Galatasaray 212-245 05 96
İzmir Konsolosluğu: Atatürk Cad. 262
232-421 69 92
Yunanistan dahil tüm Avrupa Birliği ülkelerinde Ocak 2002'den itibaren geçerli para birimi euro. Haziran başında 1 euro 1 milyon 340 bin TL. ediyordu.
Yunanistan'dan Türkiye'yi arama
00-90 + alan kodu + numara.
Türkiye'den Kos'u arama
00-30 + 242 + 0 + numara.
Not: Yunanistan'da telefon sistemi değişti. Şehiriçi bir numara çevirirken başına alan kodu ekleniyor.
Adayı gezmenin en rahat yolu araba veya küçük motosiklet kiralamak. Ancak ada merkezi Kos'tan tüm turistik noktalara otobüs kalkıyor. Otobüs tarife bilgisini turizm ofisinden veya Kleopatras Caddesi'ndeki gardan öğrenebilirsiniz. Kos'tan Tigaki ve Marmari'ye otobüs 09:00-23:00 (pazar günü 18:00'e kadar) arası çalışıyor, tek yön 1.25 euro. Kos'tan Mastihari, Kardamena ve Kefalos'a otobüs 09:00-21:00 (pazar günü 17:00'ye kadar) arası çalışıyor, tek yön sırasıyla 1.85, 2, 2.60 euro. Kos'tan Asfendiou, Pyli ve Antimahia'ya da otobüs kalkıyor.
Kos otobüs garajı 222 92
Kos merkezinde tarihi yerleri dolaşan iki küçük turist treni var. 10:00-14:00 ve 18:00-22:00 saatleri arasında her yarım saatte bir limandan ve belediye binası önünden hareket ediyorlar.
Bilgi için: 262 76
Oto kiralama
Kos'ta araç kiralayacak birçok acente mevcut. Sigorta dahil, limitsiz bir günlük araç kiralama bedeli 46 euro, Suziki Samurai cip ise 68 euro civarında. Bir haftalık Hyundai Atos'un kiralama ücreti yaklaşık 326 euro. Günlük motosiklet kiralama ücreti ise 15 euro civarında.
Avis 242 72
Cos Car 296 51
Hertz 280 02
Zeus 262 37
Diğer adalara ulaşım: Adalar arasında ise neredeyse belediye otobüsü gibi vapurlar çalışıyor. Kos'tan diğer adalara normal gezinti tekneleri veya deniz otobüsü ile her gün çeşitli
seferler düzenleniyor. Kos Rodos arası 10 euro.
Bilgi için: 259 20 / 262 27 / 254 49
Yunanistan'da genellikle öğlenden sonraları akşam saatlerine kadar çalışılmıyor ama bu kural turistik yörelerde geçerli değil. Fiyatlar Türkiye'den çok farklı değil. Bazı ürünler biraz daha pahalı ama genelde eş gibi. Hediyelik eşyalar Türklere çok tanıdık geliyor. Her yerde etiket sistemi var. Bir manavdan alışveriş yaparken veya bir lokantada yemek yerken ne kadar ödeme yapacağınızı biliyorsunuz. Bu da alışveriş yaparken daha rahat hareket etmenize neden oluyor. Yunanistan'da alış verişte genellikle pazarlık yapılmıyor. Kos eski kent merkezindeki Hora, turistik eşya satan küçük dükkânlarla dolu.
Yemek
Yunan mutfağı bize hiç yabancı değil. Balık ürünleri oldukça yaygın. Karnınızı birkaç euroya da 15-20 euroya da doyuracak yerler var. Porsiyonlar neredeyse bizdekinin iki katı. Yani bol kepçe. Asklepieion yolunda bulunan Türk köylerinde Türk yemekleri yiyebilirsiniz. Adaların tümünde, deniz kenarındaki restoranlarda keyifle karnınızı doyurmanız mümkün.
Konaklama
Kos Adası'nda konaklama seçenekleri zengin ve her bütçeye hitap ediyor. Geceliği 100 dolarla 10 dolar arasında farklı türden oteller bulmak mümkün. Küçük adalar ise daha şirin küçük otellerle kaplı. Buralarda çok fazla para harcamadan da kalınabilir. Adada hostel bulunmuyor. Gitmeden internetten otel ve pansiyon fiyatlarına bakabilir hatta rezervasyon yaptırabilirsiniz.
KOS
Continental Palace (A)
G Papandreou St., 227 37
İki kişi 70.43 euro.
Maritina (C)
19 L Vironos, 232 41
İki kişi 46 euro.
Ekaterini (C)
6 P Tsaldari, 282 85
İki kişi 41 euro.
Theoxenia (B)
7 Vassileos Georgiou, 223 10
İki kişi 38.15 euro.
Aghios Constantinos (B)
45 Kanari, 233 01
Çift kişilik oda 37.56 euro.
Afentoulis (C)
1 Evripilou, 253 21
İki kişilik oda 32.28 euro.
Fotis
10 Kritis, 238 89
İki kişilik oda 20.54 euro.
Kamping
Psalidi, 239 10
Kos merkezine 2 kilometre mesafede.
MARMARİ
Paradise Beach (A) 414 88
İki kişi 100 euro.
Sandy Beach (B) 414 26
İki kişi 58.69 euro.
Mariliza (B) 414 33
İki kişi 33.16 euro.
TİNGAKİ
Tingaki Beach (A) 694 46
İki kişi 58.69 euro.
Meni Beach (C) 692 17
İki kişi 32.28 euro.
Starly Blue (C) 695 86
İki kişi 26.41 euro.
KOS, Gezilecek yerler
"Yüzen bahçe" olarak da bilinen Kos Adası düz ve verimli topraklara sahip. Hellenistik ve Roma devirlerine ait kalıntılar, Bizans ve Venedik kaleleri ile birlikte arkeolojik SİT alanları zengin bir tarihin izlerini taşır. Tarihin yanı sıra kumsalları ve hareketli gece hayatı da turistleri cezbeder.
Şövalyeler Kalesi: Adaya yaklaşanları ilk önce bu görkemli kale karşılıyor. Kos'u 1215'te işgal eden St. Jean Şövalyeleri Rodos Adası'na yönelik saldırıları önlemek için bir kale inşa ettiler. Kale 14. yüzyılın sonlarında antik kent kalıntılarının üzerine inşa edildi. İç kale ve burçlar 1450-1478 yılları arasında Asklepieion'dan getirilen taş ve mermerden inşa edilmiş. Salı pazar arası açık.
Antik Agora: Kalenin güneyinde yer alan Antik Pazar Meydanı Hellenistik şehir kalıntılarından oluşuyor. İÖ 3. yüzyıldan kalma Herakles Tapınağı, sütunlu yol, Orpheus ve Herakles'in resmedildiği mozaik taban, Pandemos Aphrodite Tapınak kalıntıları görülebilir.
Arkeoloji Müzesi: Adadaki Hellenistik ve Roma devirlerine ait buluntular, Roma heykelleri sergileniyor. En ünlü eser İÖ 4. yüzyıla ait Hipokrat heykeli.
Plateia Eleftherias, 283 26
Roma Harabeleri: Kalıntıların en önemlisi Casa Romana Pompei stilinde inşa edildi. 26 odalı ve üç havuza sahip yapı İon ve Korint sütunların dizildiği avlularla çevrili. Burada yunus, aslan ve leopar mozaikleri bulunur. Yemek odası mermerlerle süslü. Zeminde hamamlar ve Roma yolu ile Hellenistik devir kalıntılar bulunmuştur. Antik tiyatronun mermer sıraları asiller için yapılmış, taş bloklar ise halka ayrılmıştır. Kalıntıların en görkemlisi 17 sütunlu spor alanıdır.
Asklepieion: Kos'un 4 kilometre kuzeybatısında yer alan antik kent, Sağlık Tanrısı Asklepios'un adını taşıyor. Tüm diğer asklepieionlarda olduğu gibi, bu kent de geniş bir sağlık kompleksini içeriyordu. Hipokrat'ın doğum yeri olan kentte Asklepios'a adanmış bir tapınak, tıp okulu ve hastane bulunuyor. Asklepios'un simgesi yılan, bugün de modern tıbbın simgesi.
Asfendiou köyleri: Kos'un 14 kilometre batısında. Dimitrios Dağı'nın eteklerine kurulu Zia, Asomatos, Lagoudi, Evangelistria ve Agios Dimitrios köyleri beyaz evleri ve Bizans kiliseleri ile geleneksel Rum köylerinin en güzel örneklerini oluşturuyor.
Tigkaki: Kos'un 12 kilometre batısında. Marmari ile birlikte adanın en popüler plajıdır. Buralarda her türlü su sporu özellikle sörf yapılıyor.
Antimacheia: Kos'un 25 kilometre batısında, adanın tek havaalanının yakınında yer alıyor. Kalesi ve değirmenleriyle dikkat çekiyor. Rodos Şövalyeleri tarafından inşa edilen kale 14. yüzyılda hapishane olarak kullanıldı. Köyün kuzeyindeki yol küçük bir liman olan Mastichari'ye gidiyor. Burada küçük balıkçı tavernaları ve kumsal bulunuyor.
Kamari: Adanın güney kıyılarını ve plajlarını keşfetmek için yola buradan başlayabilirsiniz. Beyaz kumsalıyla ünlü Paradise Beach, Kamari'nin batısında yer alıyor. Kamari'nin kuzeyinde bulunan Kefalasos ise bal ve peyniriyle ünlü bir köy.
Camiler: İbrahim Efendi'nin yaptırdığı Defterdar Camii Eleftheria Meydanı'nda bulunuyor. Hipokrat ağacının hemen yakınında Gazi Hasan Paşa'nın inşa ettirdiği Loziya Camii'nde "Yedi Merdivenli" olarak da anılan Ioannes Kilisesi'nin mermer sütunları kullanıldı.
KALİMNOS
Bu ada daha çok kaya tırmanışı yapanların gözdesi. İklim yıl boyunca tırmanışa elverişli. Rotaların büyük bir kısmı adanın güneybatısında bulunuyor. Sünger atölyeleri, arkeoloji müzesi ve plajlarıyla adada güzel bir gün geçirebilir ya da birkaç gün kalabilirsiniz.
Stephanos Grakios Pansiyonu 243-470 36
PATMOS
Ege Denizi'nin Kudüs'ü olarak anılır. St. John İÖ 95'te Patmos'a geldi, kendi adıyla anılan manastır ise 1088'de kuruldu. Bu manastır Ortodoksların en kutsal yerlerinden biri. Adanın merkezi Skala'da konaklayabilirsiniz. Plaj ve kumsallara tekneler buradan kalkıyor. Skala'nın kuzeyinden taş döşeli bir patika izlenerek Ageia Ioannes Manastırı'nın bulunduğu Chora'ya ulaşılabilir.
Artemis 315 55
Australis 315 76
Aloni 310 07
NİSSİROS
Adaların en sevimlisi ve en ilginci. Ada halen aktif durumda olan bir yanardağı barındırıyor bağrında. Bu yüzden çok fazla turist çekiyor. Adanın tam tepe noktasındaki krater sürekli aktif halde. Sahilde bulunan köy temiz ve bakımlı. Köyü tepeden bakan Manastır da oldukça ilginç. Kasabanın merkezi Mandraki'de tavernalar, turizm acenteleri ve yanardağa giden otobüsler bulabilirsiniz. Adada konaklama imkânı var.
Kos Turizm Danışma 244 60
İlkyardım 234 23
İtfaiye 261 83
Polis 224 44
Charitos 313 22
Porfyris 311 76
Miramare 311 00
Dar sokaklarını özenle korunmuş eski evlerin süslediği Kos'ta üslenip, günübirlik turlarla çevre adaları keşfe çıkmak... Yelkenini Ege rüzgârıyla doldurmak isteyenlere... Her an lav pürkürmeye hazır volkanıyla Nissiros... Hâlâ kullanılıyormuşçasına bakımlı yel değirmenleriyle Patmos... Sünger avcılığı ve dalış tutkunlarının yurdu Kalimnos...
Kos limanı yaz aylarında Ege'nin en kalabalık limanlarından biri oluyor. Şovalyeler Kalesi'nden bakıldığında limandaki tekne kalabalığı daha iyi anlaşılıyor. Kos, Ege'nin en sulak ve yeşil adalarından. Evleri çoğunlukla iki katlı ve bahçeli. Yüksek beton yığını anlayışı buraya uğramamış. Her taraf alabildiğine yeşil. Evlerin birçoğu sardunyalar arasında kaybolmuş. Eski yapılar özenle korunmuş. Dönüp karşı kıyıya, ülkeme bakıyorum... Adanın hemen karşısında, Bodrum'un eğreti beton yığınlarını çıplak gözle bile seçiliyor.
Adada küçük bir düzlüğe kurulmuş olan köy, tepeden bakıldığında daracık sokaklarıyla labirenti andırıyor. Kos'un doğu plajlarında uzananların deniz manzaraları Türkiye kıyılarıdır.
Kos'un öyküsü de her Yunan adasında olduğu gibi Olimpos'un Tanrıları ile ilişkili. Polybotes denilen canavar, Deniz Tanrısı Poseidon tarafından kovalanırken Kos'a sığınır. Buna sinirlenen Poseidon, Kos Adası'ndan bir parça kopartarak canavara vurur. Kos'un komşu adası Nissiros böylece oluşur.
Ara sokaklardan birinden, kocaman bir meydana çıkıyoruz... Ansızın! Arnavutkaldırımı eski meydan, Osmanlı izleri taşıyor hâlâ. Meydanda Cezayirli Gazi Hasan Paşa tarafından 1786'da yaptırılan cami, dimdik ayakta. Ada 1532'de Osmanlıların, 1912'de İtalya'nın yönetimine girdi. Yunanistan'a geçtiği tarih ise 1948. Caminin hemen yanında korumaya alınmış "Hipokrat Ağacı" duruyor. Kos'un bu kadar ünlü olmasında modern tıbbın babası sayılan Hipokrat'ın büyük payı var. Günün erken saatleri olmasına rağmen sokak ressamları, süs eşyası satanlar mesaiye başlamışlar bile. Ortam o kadar bizden ki, dil farkı olmasa ülkemde sanacağım kendimi.
Bu konukseverlikle karşılandığımız otele yerleşmeden önce, elimizde çantalarla kala kalmıştık Kos Limanı'nda. Hafif bir rüzgâr yalıyordu suratımı. Ürperiyorum. Solumuzda Şövalyeler Kalesi, sağımızda deniz, şehir merkezine doğru ilerlemeye başlamıştık. Cadde ve sokaklar tertemiz. Tekrar limandayız işte... Şövalyeler Kalesi'nin daveti dayanılır gibi değil. Bir köprüden geçerek dalıyoruz içeriye. Hava, sıcaklığını iyice hissettirmeye başladı. Girişin hemen yanındaki çeşmenin suyuyla serinliyoruz. St. John yönetimindeki şövalyelerin, Kos'u 1314 yılında almasından sonra adanın dört bir yanına irili ufaklı kaleler inşa edilmiş. En ünlüleri de limandaki bu kale, olduğu gibi ayakta. Sarnıçlar, mahzenler sanki o günün kokusunu yayıyor. Surların üstüne çıkıldığında ise tüm Kos Limanı ayaklar altında. Limanda demirlemiş yatlar arasında Türk bandıralı birkaçı gözüme çarpıyor hemen. Yanaşan gemiler sürekli turist indiriyor.
Sıcak artık etkisini iyice göstermeye başlayınca kaleden bakmak yetmiyor, sahile atıyoruz kendimizi. Birer şezlong kiralayarak Ege'nin serin sularına dalmanın tam zamanı. Sahil çok kalabalık ama kimse kimseyi rahatsız etmiyor. Çevremizde sürekli Türkçe konuşulmasına duyarsız kalamıyoruz tabii, tanışıyoruz hemen. Kos'ta yaklaşık 2 bin Türk yaşadığını öğreniyoruz. Restorandaki garsonun ve alışveriş yaptığımız dükkânın sahibin Türk çıkması bundanmış demek ki.
Volkanın ağzı; Nissiros.
Kos merkezli adalar keşfimizde önceliği Nissiros'a tanıdık. Poseidon'un bir silah gibi kullandığı adanın bir başka özelliği ise aktif volkanı! Sabah erkenden Stefamar isimli teknedeki yerimizi aldığımızda, rüzgâr nedeniyle yarım saatlik endişeli bir bekleyişten sonra izin çıkmasıyla ayrılabildik limandan. Liman polisinin neden bu kadar endişeli olduğunu, açık denize çıkınca anladık tabii. Ege coşmuştu birden. Koca gemi, Ege'nin dalgaları arasında bir ceviz kabuğu gibi sallanıyordu. Batarsak ne yaparız diye düşünmeye başlamıştık ki ada göründü. Önce bir tepenin eteğinde küçük bir köy... Bir şeyler zorluyor hafızamı, su yüzüne çıkmak için. Sanki bu köyü daha önce bir yerlerde görmüş gibiyim. Tekneden iner inmez apar topar bindiğimiz otobüslerle dağı tırmanmaya başladık. Yarım saat sonra aşağılarda kocaman bir kraterin ağzı gözüktü. Yaklaşık 150 metre çapında koca bir kraterin içi insan kaynıyor. Otobüsten iner inmez, biz de patikadan aşağı saldık kendimizi.
Merkeze doğru yaklaştıkça hidrojen sülfür, yani "çürük yumurta kokusu" yayılmaya başladı etrafa. Kraterin içindeki küçük deliklerden sülfür gazları fışkırıyor. Bu volkan gerçekten de aktif. Sanki Santorini'nin küçük kardeşi. Doğa ve insan burada da uyumlu yaşıyor. Artık dengeyi genellikle insan bozuyor ama bu kez dengeyi doğanın bozacağından adım gibi eminim. Bu denge bozulduğu zaman yani bu küçücük adanın üzerindeki volkan patladığı zaman bizim kıyılarımız da etkilenecek. Kraterden dışarı doğru baktığımda karşı dağlar sarımsı/yeşilimsi renklerle bezenmiş durumda. Bacalardan çıkan sülfür kristalleşerek tüm yamaçları sıvamış ve ortaya bir renk armonisi çıkmış.
Limana dönüp köyün sokaklarına daldığımızda hafızamı zorlayan fotoğraf netleşti: Burası küçük bir Anadolu köyü sanki. Tüm evlerin bakımı özenle yapılmış. Sokaklar iki kişinin yan yana geçemeyeceği kadar darlaşıyor bazen. Karşıdan gelen başı örtülü kadına Eleni Teyze de diyebilirim, Ayşe Teyze de. Kapılar, pencereler, içeriden gelen yemek kokuları o kadar tanıdık ki. Her evin bahçesinden muhteşem kokular yayılıyor. Her taraf çiçek bahçesi sanki. Otel sayısı çok kısıtlı. İnsanlar günübirlik gelip gidiyorlar sadece. Adanın tek plajının yolu bile mozaiklerle kaplanmış. Plajdaki çakıllar Ege?nin hırçın yüzünü yansıtıyor. Dalgalarla kayaların jeolojik süreç içindeki mücadelesi, tüm kıyının sanki bir heykeltıraşın elinden çıkmış gibi yusyuvarlak taşlarla kaplanmasına neden olmuş. Daha uygun bir zamanda gelip birkaç gün kalmalı Nissiros'ta. Bu dinginlik, bu sadelik ve sevimlilik başka bir yerde bulunabilir mi bilemiyorum.
Yel değirmeninin gölgesinde;
Patmos.
Bir sonraki uğrağımız Patmos. Yunan adalarında görmeye alıştığımız beyaz doku burada da hâkim. Yaklaşık yarım saat şehirde gezindikten sonra keşif ruhumuz bizi yukarı çekmeye başlıyor. Ormanın içinden yukarı doğru tırmanıyoruz. Yükseldikçe rüzgâr hafiften kendini gösteriyor ama yine de kavruluyoruz. Öte yandan tüm güzellikler de adım adım seriliyor ayaklarımızın altına. Ortaya çıkan koylar sanki özellikle şekillendirilmiş gibi. Bizans devrinden kalan ve adeta bir kale görünümündeki Saint John Manastırı'na yaklaştıkça modern kent kayboluyor ve yüzyıllardır burada olan eski Patmos köyü çıkıyor karşımıza. Yine yalın, yine sade. En ufak bir abartı yok. Sokaklar tertemiz. Evler birbirine o kadar yakın ki yürürken dikkat etmek gerekiyor. En ufak bir gürültüde bile öğlen uykusunu böldüğünüz insanların öksürüklü uyarısıyla karşılaşıyorsunuz.
En tepede birkaç yel değirmeni hâlâ sapasağlam. Öyle bakımlılar ki, hâlâ kullanılıyorlar izlenimi bırakıyorlar.
Leros ve Lipsi, ekonomisine katkı amacıyla önemli adalara gidilirken uğranılan adalar. Leros'ta ördek ve kazların, insanlarla birlikte denize girmesini ise hep anımsayacağım.
Sünger ambarı; Kalimnos.
Sünger avcılığı ve dalış tutkunlarıyla Kalimnos, konakladığımız Kos'tan günübirlik turlarla keşfettiğimiz son ada. Her türden süngeri buradan satın almak mümkün. Adanın ekonomisi neredeyse tamamen süngere dayanıyor. Sünger dükkânları adaya gelen turistlerin başlıca uğrak yeri. Adanın bir başka özelliği de kaya tırmanışına uygun parkurları.
Özenerek dolaştığımız evlerin arasında yürürken omzuma dokunan bir elle döndüm geriye. İyi giyimli, 70 yaşlarında bir amca gülerek bakıyordu. "Bir dakika" diye işaret etti. Elini cebine attı ve birkaç fotoğraf çıkardı. Sonra karşıdaki evi gösterdi.
Fotoğraflar evinin. Depremde yıkılmış bir enkaz vardı. İşaretle bu enkazdan canlı çıktığını anlattı. Aslında Ege'nin iki yakasında yaşayan halkın, Türklerin ve Yunanlıların ortak o kadar şeyi var ki. Yemekleri, eğlence tarzları, giysileri, ağlamaları, gülmeleri ve doğal afetleri.
Ve Kos'tan ayrılış vakti gelmişti. Geliş kararımız canlandı gözümde: Pire Limanı'nda dolaşırken Kos'a feribot olduğunu duymuş, o anda karar vermiştik. Yunanistan gezimizi uzatacaktık. Hemen biletleri almış, ertesi akşam yola çıkmıştık. İçinde yüzme havuzları, restoranlar bulunan feribot hareket ettiğinde "Kos"a gitmekle hata mı ediyoruz? diye sormaktan alamamıştım kendimi. Yolcuların çoğunda uyku tulumu vardı. Bu, Kos'ta ciddi bir konaklama sorunu yaşayacağımız anlamına mı geliyordu? On iki saat sürecek yolculuk başlar başlamaz matını seren girdi tulumların içine ve uyumaya başladı. Saatler ilerledikçe koltuklarda belimiz ağrımaya başlayınca tulumların neden alındığını anlamıştık.
KOS, NİSSİROS, PATMOS, KALİMOS
Ege kıyılarımıza neredeyse paralel uzanan "Dodekanesos Adaları" veya bizim bildiğimiz adıyla Oniki Adalar, Ege Denizi'nin turizm cenneti. Patmos (Batnoz), Kalimnos (Kelemez), Leros, Kos (İstanköy), Nissiros (İncirli), Astypalaia (İstanbulya), Tilos (Cilyaki), Simi (Sömbeki), Khalki, Karpathos (Kerpe), Kassos (Kaşot) ve Meis (Kastellorizon) adalarının oluşturduğu Oniki Adalar'ın en büyüğü ve ünlüsü Rodos.
Kos Adası ise turizmin ikinci büyük durağı. Bu iki ada dışında en çok ziyaretçi ağırlayan adalar, Kalimnos, Leros, Patmos ve Nissiros. Adalarda iklim Yunanistan'dan daha ılıman.
Örneğin Atina'da gece yarısı pişerken adalarda üşüyebilirsiniz. Gündüzleri çok sıcak olmasına rağmen, hafif esen rüzgârlar adalarda yaşamı çekilir hale getiriyor. 290 kilometrelik Kos'un en yüksek noktası Dhikaios Dağı (843 metre) adayı ikiye böler. Eski Yunan'daki ilk bilimsel tıp okulu burada açıldı. 1933'te depremde büyük hasar gören ada tekrar inşa edildi.
Kos'a Yunanistan veya Türkiye'den ulaşabilirsiniz.
BODRUM-KOS
Kos Bodrum'dan sadece 12 deniz mili uzaklıkta. Bodrum'dan Kos'a hydrofoil (ince uzun, Flying Dolphin de denen hızlı deniz otobüsü) ve feribot her sabah saat 09:00'da hareket edip, Kos'tan 16:30'da geri dönüyor. Yolculuk deniz otobüsüyle 20 dakika, feribotla 50 dakika sürüyor. Kos'tan Bodrum'a dönüşte (günübirlik gidişler hariç) liman vergisi olarak 10 dolar ödeniyor. Bu ücret bilete dahil değil.
Bodrum Express Line
Deniz otobüsü: Tek yön 21 euro, aynı gün gidiş dönüş 27 euro, gidiş dönüş açık bilet 32 euro.
Feribot: Tek yön 17 euro, aynı gün içinde gidiş dönüş 20 euro, gidiş dönüş açık bilet 24 euro, araç, şoför dahil tek yön 100 euro.
Bodrum 252-316 10 87
Kos 242-0 258 29
Bodrum Feribot İşletmeleri
Feribot: Tek yön 15, aynı gün gidiş dönüş 20, gidiş dönüş açık bilet 25 euro, araç için tek yön 50 euro.
Bodrum 252-316 08 82
Kos 242-0-263 88
İSTANBUL-ATİNA-KOS
Yunanistan'ı ziyaret edip Kos'a gitmek isteyenler Atina'dan uçak veya Pire Limanı'ndan deniz otobüsüyle ulaşabilir.
Olympic Havayolları her gün Atina aktarmalı Kos'a uçuyor. Bir haftalık bilet 294 + 65 dolar. Yunanistan'da en az 4 gün kalmak koşuluyla Kos'a gidiş dönüş açık bilet 338 + 80 dolar.
İstanbul 212-247 37 01
Atina 010-966 66 66
Kos 242-0-283 31
THY her gün direkt Atina'ya uçuyor. 1 aylık gidiş dönüş bileti 298 + 55 dolar.
İstanbul 212-663 63 63
Atina 1-324 60 24
Otobüs
İstanbul Atina arasında pazar hariç her gün karşılıklı otobüs seferleri yapılıyor. Bu seferler Derya Turizm, Ulusoy ve Varan Turizm tarafından dönüşümlü olarak yapılıyor. Yol yaklaşık 22 saat sürüyor, tek gidiş 90 milyon, gidiş dönüş 162 milyon, öğrenci tek gidiş 72 milyon, gidiş dönüş 129 milyon TL.
Derya Turizm 212-658 02 92
Ulusoy Turizm 212-658 30 00
Varan Turizm 212-658 02 70
Tren
Sirkeci Tren İstasyonu'ndan her gün Atina'ya tren kalkıyor. Tek yön 65 milyon 600 bin TL, 26 yaşından küçükler için bilet 53 milyon TL.
TCDD 212-527 00 50
Atina - Kos
Kos'a Atina'nın Pire Limanı'ndan feribot, gemi ve deniz otobüsü seferleri yapılıyor. Pire'den gemiyle Kos'a gidiş 24 euro. Olympic Havayolları'yla Atina Kos arası yaklaşık 90 euro.
Pire Limanı 1-422 60 00
Tarife bilgisi 143
Kos Limanı 285 07
Yunanistan Schengen vizesi uygulamasına dahil. Vize başvuruları hafta içi 09:00-12:00 arası yapılıyor.
Turistik vize İçin gerekenler: En az 6 ay geçerli pasaport, 2 fotoğraf, gidiş dönüş bileti ve otel rezervasyonu, gelir durumuna ilişkin her türlü belge (banka hesap cüzdanı, maaş bordrosu, kredi kartı, vergi levhası fotokopisi, tapu, otomobil ruhsatı gibi), işyerinden izin mektubu, öğrencilerden öğrenci belgesi. Ayrıca iş sahiplerinden ticaret odası faaliyet belgesi, vergi levhası, imza sirküleri, ticaret sicili gazetesi. Bir aylık turistik vize harç bedeli 20 milyon 800 bin TL.
Büyükelçilik: Ziyaürrahman Cad. 9/11, Ankara
312-436 88 60
İstanbul Konsolosluğu: Turnacıbaşı Sok. 32 Galatasaray 212-245 05 96
İzmir Konsolosluğu: Atatürk Cad. 262
232-421 69 92
Yunanistan dahil tüm Avrupa Birliği ülkelerinde Ocak 2002'den itibaren geçerli para birimi euro. Haziran başında 1 euro 1 milyon 340 bin TL. ediyordu.
Yunanistan'dan Türkiye'yi arama
00-90 + alan kodu + numara.
Türkiye'den Kos'u arama
00-30 + 242 + 0 + numara.
Not: Yunanistan'da telefon sistemi değişti. Şehiriçi bir numara çevirirken başına alan kodu ekleniyor.
Adayı gezmenin en rahat yolu araba veya küçük motosiklet kiralamak. Ancak ada merkezi Kos'tan tüm turistik noktalara otobüs kalkıyor. Otobüs tarife bilgisini turizm ofisinden veya Kleopatras Caddesi'ndeki gardan öğrenebilirsiniz. Kos'tan Tigaki ve Marmari'ye otobüs 09:00-23:00 (pazar günü 18:00'e kadar) arası çalışıyor, tek yön 1.25 euro. Kos'tan Mastihari, Kardamena ve Kefalos'a otobüs 09:00-21:00 (pazar günü 17:00'ye kadar) arası çalışıyor, tek yön sırasıyla 1.85, 2, 2.60 euro. Kos'tan Asfendiou, Pyli ve Antimahia'ya da otobüs kalkıyor.
Kos otobüs garajı 222 92
Kos merkezinde tarihi yerleri dolaşan iki küçük turist treni var. 10:00-14:00 ve 18:00-22:00 saatleri arasında her yarım saatte bir limandan ve belediye binası önünden hareket ediyorlar.
Bilgi için: 262 76
Oto kiralama
Kos'ta araç kiralayacak birçok acente mevcut. Sigorta dahil, limitsiz bir günlük araç kiralama bedeli 46 euro, Suziki Samurai cip ise 68 euro civarında. Bir haftalık Hyundai Atos'un kiralama ücreti yaklaşık 326 euro. Günlük motosiklet kiralama ücreti ise 15 euro civarında.
Avis 242 72
Cos Car 296 51
Hertz 280 02
Zeus 262 37
Diğer adalara ulaşım: Adalar arasında ise neredeyse belediye otobüsü gibi vapurlar çalışıyor. Kos'tan diğer adalara normal gezinti tekneleri veya deniz otobüsü ile her gün çeşitli
seferler düzenleniyor. Kos Rodos arası 10 euro.
Bilgi için: 259 20 / 262 27 / 254 49
Yunanistan'da genellikle öğlenden sonraları akşam saatlerine kadar çalışılmıyor ama bu kural turistik yörelerde geçerli değil. Fiyatlar Türkiye'den çok farklı değil. Bazı ürünler biraz daha pahalı ama genelde eş gibi. Hediyelik eşyalar Türklere çok tanıdık geliyor. Her yerde etiket sistemi var. Bir manavdan alışveriş yaparken veya bir lokantada yemek yerken ne kadar ödeme yapacağınızı biliyorsunuz. Bu da alışveriş yaparken daha rahat hareket etmenize neden oluyor. Yunanistan'da alış verişte genellikle pazarlık yapılmıyor. Kos eski kent merkezindeki Hora, turistik eşya satan küçük dükkânlarla dolu.
Yemek
Yunan mutfağı bize hiç yabancı değil. Balık ürünleri oldukça yaygın. Karnınızı birkaç euroya da 15-20 euroya da doyuracak yerler var. Porsiyonlar neredeyse bizdekinin iki katı. Yani bol kepçe. Asklepieion yolunda bulunan Türk köylerinde Türk yemekleri yiyebilirsiniz. Adaların tümünde, deniz kenarındaki restoranlarda keyifle karnınızı doyurmanız mümkün.
Konaklama
Kos Adası'nda konaklama seçenekleri zengin ve her bütçeye hitap ediyor. Geceliği 100 dolarla 10 dolar arasında farklı türden oteller bulmak mümkün. Küçük adalar ise daha şirin küçük otellerle kaplı. Buralarda çok fazla para harcamadan da kalınabilir. Adada hostel bulunmuyor. Gitmeden internetten otel ve pansiyon fiyatlarına bakabilir hatta rezervasyon yaptırabilirsiniz.
KOS
Continental Palace (A)
G Papandreou St., 227 37
İki kişi 70.43 euro.
Maritina (C)
19 L Vironos, 232 41
İki kişi 46 euro.
Ekaterini (C)
6 P Tsaldari, 282 85
İki kişi 41 euro.
Theoxenia (B)
7 Vassileos Georgiou, 223 10
İki kişi 38.15 euro.
Aghios Constantinos (B)
45 Kanari, 233 01
Çift kişilik oda 37.56 euro.
Afentoulis (C)
1 Evripilou, 253 21
İki kişilik oda 32.28 euro.
Fotis
10 Kritis, 238 89
İki kişilik oda 20.54 euro.
Kamping
Psalidi, 239 10
Kos merkezine 2 kilometre mesafede.
MARMARİ
Paradise Beach (A) 414 88
İki kişi 100 euro.
Sandy Beach (B) 414 26
İki kişi 58.69 euro.
Mariliza (B) 414 33
İki kişi 33.16 euro.
TİNGAKİ
Tingaki Beach (A) 694 46
İki kişi 58.69 euro.
Meni Beach (C) 692 17
İki kişi 32.28 euro.
Starly Blue (C) 695 86
İki kişi 26.41 euro.
KOS, Gezilecek yerler
"Yüzen bahçe" olarak da bilinen Kos Adası düz ve verimli topraklara sahip. Hellenistik ve Roma devirlerine ait kalıntılar, Bizans ve Venedik kaleleri ile birlikte arkeolojik SİT alanları zengin bir tarihin izlerini taşır. Tarihin yanı sıra kumsalları ve hareketli gece hayatı da turistleri cezbeder.
Şövalyeler Kalesi: Adaya yaklaşanları ilk önce bu görkemli kale karşılıyor. Kos'u 1215'te işgal eden St. Jean Şövalyeleri Rodos Adası'na yönelik saldırıları önlemek için bir kale inşa ettiler. Kale 14. yüzyılın sonlarında antik kent kalıntılarının üzerine inşa edildi. İç kale ve burçlar 1450-1478 yılları arasında Asklepieion'dan getirilen taş ve mermerden inşa edilmiş. Salı pazar arası açık.
Antik Agora: Kalenin güneyinde yer alan Antik Pazar Meydanı Hellenistik şehir kalıntılarından oluşuyor. İÖ 3. yüzyıldan kalma Herakles Tapınağı, sütunlu yol, Orpheus ve Herakles'in resmedildiği mozaik taban, Pandemos Aphrodite Tapınak kalıntıları görülebilir.
Arkeoloji Müzesi: Adadaki Hellenistik ve Roma devirlerine ait buluntular, Roma heykelleri sergileniyor. En ünlü eser İÖ 4. yüzyıla ait Hipokrat heykeli.
Plateia Eleftherias, 283 26
Roma Harabeleri: Kalıntıların en önemlisi Casa Romana Pompei stilinde inşa edildi. 26 odalı ve üç havuza sahip yapı İon ve Korint sütunların dizildiği avlularla çevrili. Burada yunus, aslan ve leopar mozaikleri bulunur. Yemek odası mermerlerle süslü. Zeminde hamamlar ve Roma yolu ile Hellenistik devir kalıntılar bulunmuştur. Antik tiyatronun mermer sıraları asiller için yapılmış, taş bloklar ise halka ayrılmıştır. Kalıntıların en görkemlisi 17 sütunlu spor alanıdır.
Asklepieion: Kos'un 4 kilometre kuzeybatısında yer alan antik kent, Sağlık Tanrısı Asklepios'un adını taşıyor. Tüm diğer asklepieionlarda olduğu gibi, bu kent de geniş bir sağlık kompleksini içeriyordu. Hipokrat'ın doğum yeri olan kentte Asklepios'a adanmış bir tapınak, tıp okulu ve hastane bulunuyor. Asklepios'un simgesi yılan, bugün de modern tıbbın simgesi.
Asfendiou köyleri: Kos'un 14 kilometre batısında. Dimitrios Dağı'nın eteklerine kurulu Zia, Asomatos, Lagoudi, Evangelistria ve Agios Dimitrios köyleri beyaz evleri ve Bizans kiliseleri ile geleneksel Rum köylerinin en güzel örneklerini oluşturuyor.
Tigkaki: Kos'un 12 kilometre batısında. Marmari ile birlikte adanın en popüler plajıdır. Buralarda her türlü su sporu özellikle sörf yapılıyor.
Antimacheia: Kos'un 25 kilometre batısında, adanın tek havaalanının yakınında yer alıyor. Kalesi ve değirmenleriyle dikkat çekiyor. Rodos Şövalyeleri tarafından inşa edilen kale 14. yüzyılda hapishane olarak kullanıldı. Köyün kuzeyindeki yol küçük bir liman olan Mastichari'ye gidiyor. Burada küçük balıkçı tavernaları ve kumsal bulunuyor.
Kamari: Adanın güney kıyılarını ve plajlarını keşfetmek için yola buradan başlayabilirsiniz. Beyaz kumsalıyla ünlü Paradise Beach, Kamari'nin batısında yer alıyor. Kamari'nin kuzeyinde bulunan Kefalasos ise bal ve peyniriyle ünlü bir köy.
Camiler: İbrahim Efendi'nin yaptırdığı Defterdar Camii Eleftheria Meydanı'nda bulunuyor. Hipokrat ağacının hemen yakınında Gazi Hasan Paşa'nın inşa ettirdiği Loziya Camii'nde "Yedi Merdivenli" olarak da anılan Ioannes Kilisesi'nin mermer sütunları kullanıldı.
KALİMNOS
Bu ada daha çok kaya tırmanışı yapanların gözdesi. İklim yıl boyunca tırmanışa elverişli. Rotaların büyük bir kısmı adanın güneybatısında bulunuyor. Sünger atölyeleri, arkeoloji müzesi ve plajlarıyla adada güzel bir gün geçirebilir ya da birkaç gün kalabilirsiniz.
Stephanos Grakios Pansiyonu 243-470 36
PATMOS
Ege Denizi'nin Kudüs'ü olarak anılır. St. John İÖ 95'te Patmos'a geldi, kendi adıyla anılan manastır ise 1088'de kuruldu. Bu manastır Ortodoksların en kutsal yerlerinden biri. Adanın merkezi Skala'da konaklayabilirsiniz. Plaj ve kumsallara tekneler buradan kalkıyor. Skala'nın kuzeyinden taş döşeli bir patika izlenerek Ageia Ioannes Manastırı'nın bulunduğu Chora'ya ulaşılabilir.
Artemis 315 55
Australis 315 76
Aloni 310 07
NİSSİROS
Adaların en sevimlisi ve en ilginci. Ada halen aktif durumda olan bir yanardağı barındırıyor bağrında. Bu yüzden çok fazla turist çekiyor. Adanın tam tepe noktasındaki krater sürekli aktif halde. Sahilde bulunan köy temiz ve bakımlı. Köyü tepeden bakan Manastır da oldukça ilginç. Kasabanın merkezi Mandraki'de tavernalar, turizm acenteleri ve yanardağa giden otobüsler bulabilirsiniz. Adada konaklama imkânı var.
Kos Turizm Danışma 244 60
İlkyardım 234 23
İtfaiye 261 83
Polis 224 44
Charitos 313 22
Porfyris 311 76
Miramare 311 00
Konular
- Bursa-Ördekli Hamamı
- Bursa-Tirilye Evleri
- Bursa-Orhangazi Camii
- Bursa-Mudanya Zeytinbağı Taş Mektep
- Bursa- Şehzade Mahmut Türbesi
- Bursa-Emir Sultan Camii
- Bursa-Merinos Parkı
- Bursa-Reşat Oyal Parkı
- Bursa-Gölyazı Bursa
- Çorum-Çatak Tabiat Parkı
- Çorum-Kybele Kabartması
- Çorum-Koyunbaba Köprüsü
- Çorum-Çorum Saat Kulesi
- Çorum-Şapinuva
- Çorum-Alacahöyük Müzesi
- Çorum-Boğazköy Müzesi
- Çorum-Kargı Yaylası
- Çorum-Çorum Kalesi
- Çorum-Alacahöyük Tarihi Milli Parkı
- Çorum-Çorum Ulu Camii
- Çorum-Hitit Yolu
- Çorum-İncesu Kanyonu
- Çorum-Çorum Müzesi
- Çorum-Hattuşaş Antik Kenti
- Çorum-Veli Paşa Hanı
- Çorum-Kandiber Kalesi
- Edirne-Edirne Sağlık Müzesi
- Edirne-Saroz Körfezinde Denize Girilen Sahiller
- Edirne-Saatli Medrese
- Edirne-Muradiye Camii